Çocuklarda İşeme Kontrolü

 

Çocuklar birçok gelişimsel basamaktan sonra 4 yaşına kadar işeme kontrolünü kazanmaktadır. Bebekler tipik ve düzenli olarak saatte bir işemektedir, işemeleri beslenmeyle uyarılmaktadır. Yaklaşık 12 yaşına kadar mesane hacmi yılda ortalama 30 ml artış göstermektedir. Gelişim ile birlikte kaslara etki eden reflekslerin bilinçli olarak kontrol edilebilmesi sonucunda işeme ve mesane kontrolü 4 yaş civarı kazanılmaktadır. 1. yaşta uyku sırasında işeme azalırken, 2. yaşta uyku sırasında işeme ortadan kalkar ve 3. yaşta mesane kapasitesi artarak işeme sıklığı azalır.

İşeme Sıklığı Yaş İle Birlikte Nasıl Değişir?

Doğumdan hemen sonraki ilk günlerde işeme sıklığı çok azdır ve ilk işeme 12-24 saat içinde olmaktadır. İlk haftadan sonra işeme sıklığı artar, 2-4 hafta arasında saatte 1 kez olmaktadır. 1-6 ay arasında sıklık azalmaya başlar, 6-12 ay arasında günde ortalama 12’ye ve 2-3 yaşlarında günde 8-10’a düşer. Büyüme ile mesane kapasitesi artar dolayısıyla işeme sıklığı giderek azalır. 12 yaşında ise erişkinlere benzer olarak işeme sıklığı 5-7 kezdir.

 

 

Çocuklarda Bağırsak Ve İşeme Kontrolü Sağlama Sırası Nasıldır?

Genel olarak sırasıyla önce gündüz bağırsak kontrolü, gece bağırsak kontrolü sonra gündüz mesane kontrolü ve gece mesane kontrolü kazanılır.

Yaşa Göre Günlük Alınması Gereken Sıvı Miktarı Nedir?

Sıklıkla yapılan en büyük hatalardan birisi sık idrara çıkan veya idrar kaçırması gibi şikâyetleri olan çocukların bu şikâyetlerinin azalması için günlük sıvı alımını kısıtlamaktadır. Gün içinde sıvı alımını kısıtlamak çocuğunuzun mevcut şikâyetlerini kısa bir süreliğine azaltıyor gibi görünse de sorunların daha kötüleşmesine neden olmaktadır. Sıvı alımının azaltılması idrarı daha yoğun hale getirmekte ve bu yoğun idrar mesaneyi daha fazla tahriş̧ ederek şikâyetlerin artmasına neden olmaktadır. Aynı zamanda günlük yeterli sıvı alınmaması kabızlığa neden olmakta bu durum da mesaneyi etkileyen birtakım problemlerin oluşmasına neden olmaktadır.

Çocuğunuzun yaşına uygun miktarda günlük sıvı alması kadar sıvının gün içinde düzenli aralıklarla alınması da oldukça önemlidir. Gün boyunca sıvı alımı olmayan bir çocuğun tüm sıvı ihtiyacını akşam gidermesi mesanenin aşırı yüklenmesine sebep olmaktadır.

Bu nedenle çocuğun yaşına uygun miktarda sıvıyı gün içine yayacak şekilde tüketmesi sağlanmalıdır. Ancak eğer çocuğunuzun gece alt ıslatma problemi varsa yatmadan 1- 2 saat önce sıvı alımı kısıtlanmalıdır. Çocuğunuz çok susarsa küçük bir bardak su verilebilir.

 

 

Mesaneyi Rahatsız Eden Yiyecek Ve İçecekler Nelerdir?

Bazı yiyecek ve içecekler mesane (idrar torbası) yüzeyini ve idrar yollarını tahriş ederek sık idrara çıkma, aniden sıkışma gibi şikayetlerin artmasına neden olabilmektedir. Bu nedenle aşağıda listesi verilen yiyecek ve içecekler sınırlı tüketilmeli ve tüketilecekse mümkünse sabah ve öğlen saatlerinde tercih edilmelidir. Mesaneyi rahatsız eden yiyecek ve içecekler;

• Süt
• Kafein içeren içecekler (Çay, soğuk çay, kahve)
• Asitli yiyecekler ve içecekler (portakal, greyfurt, domates gibi asidik oranı yüksek yiyecekler ve bunlardan yapılan meyve suları)
• Gazlı içecekler (Kola, gazoz vb.)
• Biber ve baharatlı yiyecekler
• Şeker ve yapay tatlandırıcı içeren içecekler
• Kakao
• Çikolata

İşemede Pelvik Taban Kasları Neden Önemlidir?

Pelvik taban leğen kemiğinin alt çıkışını kapatan; mesaneyi (idrar torbası), rektumu (bağırsağın son kısmı) ve kadınlarda uterusu (rahim) taşıyarak hamak gibi destekleyen; kas ve bağlardan oluşan yapıya denir. Pelvik taban kasları ise leğen bölgesinin tabanını örten kaslardır. Pelvik taban kasları karın içi basıncına göre karın ve diyafram kasıyla birlikte çalışır. Bu nedenle işeme ve dışkılamada önemli bir fonksiyona sahiptir. Bu kaslar normal, az aktif, aşırı aktif ve non-fonksiyonel olarak sınıflandırılır. Pelvik taban kaslarının doğru çalışamaması farklı işeme bozukluklarına yol açabilmektedir. İşeme bozukluğuna sahip çocuklarda genellikle pelvik taban kasları izole (tek başına, diğer kaslardan yardım almadan) kasılmada başarısız olup gevşeyememektedir. Dolayısıyla uzman fizyoterapist tarafından pelvik taban kaslarının fonksiyonunun değerlendirilmesi ve ihtiyaca göre fizyoterapi ve rehabilitasyon tedavisi alınması tam başarılı tedavi için gereklidir.

Sağlıklı İdrar Rengi Nedir?

Vücutta biriken toksin maddelerin atımıyla, ilaçların etkisiyle, yeterli su alımıyla idrarın rengi, kokusu ve berraklığı farklılık gösterebilir. Normal idrar rengi sarı ve tonları olarak kabul edilir. Sağlıklı idrar rengi bol su tüketimi ile birlikte parlak sarı, açık sarı veya suya yakın renkte olurken; su tüketimi azaldığında idrar rengi de koyulaşır. Koyu sarı idrar vücudun su ihtiyacının karşılanmadığı anlamına gelir. Kırmızı renk idrar ise idrarda kan varlığını düşündürür, olağan dışı bir durumdur.